Tarih araştırmacısı, arşivci, koleksiyoner,Türkiye Sualtı Arkeolojisi Vakfı Başkanı Oğuz Aydemir, “Homeros Smyrna doğumlu bir Anadolu vatandaşı, bizim de hemşerimizdir” dedi.

Bizimizmirtv Youtube kanalı ve Bizimizmir Magazin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Kurt’a röportaj veren Aydemir, ülke olarak sahip çıkılmaması nedeniyle tarih içerisinde başkaları tarafından sahiplenilmiş çok önemli insanlar bulunduğunu ve bunlardan birinin de Homeros olduğunu söyledi.

Aydemir, “bizim sahip çıkmamamız nedeniyle hemen karşımızdaki Sakız Adası’nda havaalanının ismi Homeros olmuş. Harvard Üniversitesinin Helenistik Enstitüsünde Homeros’un an­nesinin Sakız Adası’nda hamile kalması, dolayısıyla onun Sakızlı olduğunun iddia edilmesi tabii ciddiye alınacak şeyler değil ama bizim Homeros’a sahip çıkmamız, buna izin vermememiz gerek” diye konuştu.

HOMEROS DÜNYA MARKASI
Bu konuya yoğunlaşmasına DİDER (Dünya Kenti İzmir Derneği) Başkanı Ahmet Güler’in neden olduğunu anlatan Aydemir, “Sosyal sorumluluk projeleriyle Büyükşehir Belediyesi’ne de yardımcı olmak, özellikle Avrupa’da birtakım yerlerle karşılıklı kültür ilişkileri tesis etmek, ağırlıklı olarak da Akdeniz çanağında yer alan liman şehirleriyle karşılıklı kültürel ilişkiler sağlanması konusunda benim de etken olabileceğini düşündüm. Hırvatistan vatandaşlığımda olduğu için Hırvatistan’da, özellikle Split, Du­brovnik ve Rijeka şehirlerinin beledi­ye başkanlarıyla bu ilişkiyi rahatlıkla tanzim edebileceğimi düşündüm. ‘Oralarda İzmir’i ne şekilde anlatabilir, tanıtabiliriz?’ sorusunu kendime sorduğumda dünya markası olabilecek tek bir isim çıkıyordu: Homeros. Tarih içerisinde yedi şehir tarafından öne sürülen, ‘Burada doğdu, doğum yeri bu­rasıdır.’ iddiası var ama bilimsel gerçeklere dayalı değil. Bilimin devreye girmesiyle tek adres çıkıyor, o da Symrna, yani İzmir. Arzu ettim ki elimde Homeros’la ilgili, gittiğim yerlerde sunabileceğim bir büst veya bir heykelcik olsun. İzmir’de bulamadım.

Üç sene evvel Londra’da, The British Museum’da dükkânların olduğu bölümde bir tane Homeros büstü gördüm, satın alarak İzmir’e getird­im ve yüz tane kadar da çoğalttım. Başlangıçta amacım bir farkındalık yaratmak, yurt­dışında İzmir'i tanıtmak için bir Homeros heykelciği yapmaktı. İl kültür müdürü başta, bu işlere ruh verebilecek çok önemli insanları da ziyaret ederek Homeros farkın­dalığını gündeme getirmek amacıyla bu büstten hediye ettik. Teksas’ta­ki Houston Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi öğretim üyeleriyle sempozyum düzenledik. Homeros’un bu başlangıç farkındalığı hakikaten başarılı oldu ve sempozyum iyi ses getirdi. İzmir millet­vekilleri konuyu gündeme taşıdılar. Baktık ki bu konunun ciddi bir şekilde ele alınması lazım. 10’u öğretim üyesi ve kazı başkanıyla 12 kişi Homeros En­stitüsü’nü kurduk. Etkinlik olarak bu konferansların devamlılığını sağlarken, sadece “İlyada” ve “Odysseia” destanları değil, Homeros’a ait diğer eserlerin de Türkçe’ye kazandırılması konusunda çalışma­lar yapacak. Homeros’un İzmir’le olan bağlantısını daha da pekiştirebilecek bilimsel yayınlar çıkması, bunun duyurul­ması, yaygın hale getirilmesi, uzmanlar tarafından özel çalışmalar yapılması, ciddi bir şekilde bilimsel olarak ifade edilmesi, Homeros’un daha farklı tabakalarca ve yaygın olarak benimsenip bir şekilde isminin ait olduğu İzmir’e belgelemesi gereğine inanıyor ve çok basitçe şunu söylüyoruz: ‘Homeros Smyrna doğumlu bir Anadolu vatandaşı, bizim de hemşerimizdir.”