Olduk olmasına da büyükşehir ne demektir?

Öteki belediyelerden farkı nedir? Neden büyükşehir belediyelerine ihtiyaç duyulmuştur?

Bu tür soruların yanıtlarını çoğumuz bilmiyoruz.

Gelin hep beraber 'Büyükşehir'i yada şehrin büyüklüğünü irdeleyelim.

Merkezi birden fazla belediyeye bölünmüş ve büyük nüfusa sahip illerde, belediye hizmetlerinin sağlıklı bir şekilde sürdürülmesi ve belediyeler arasında eşgüdüm sağlanması amacıyla ve kanunla oluşturulan belediyelere Büyükşehir Belediyesi deniliyor!

Büyükşehir Belediyesi'nin yönetim alanı, aynı zamanda adını aldıkları ilin sınırını kapsar.

Büyükşehir Belediyesinin görev, yetki ve sorumlulukları ise kısaca şunlardır:

İlçe belediyelerinin görüşlerini alarak Büyükşehir Belediyesi'nin stratejik plânını, yıllık hedeflerini, yatırım programlarını ve bunlara uygun olarak bütçe hazırlamak ve uygulamak.

Gelirleri ise, genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplamı üzerinden, ilçe ve ilk kademe belediyelerine verilen paylardan Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen oranlar içinden ayrılan paydır. Büyükşehir Belediyesi bu payı İller Bankası tarafından hesabına yatırılır.

Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplamı üzerinden Maliye Bakanlığı tarafından hesaplanıp, ertesi ayın sonuna kadar ilgili Büyükşehir Belediyesi'ne yatırılan pay yüzde 5'tir.

Evet, görüldüğü gibi Büyükşehir olmanın hem sancısı fazla hem de yararları söz konusudur!

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve ekibinin işi hiç de kolay görünmüyor. Bunun yanında hızlı, atik, sağlam ve denetlenebilir bir plan ve programla çalışıldığında, Büyükşehir sistemi kent için bir nimettir!

Çağdaş ve ilerlemiş bir toplum için, Büyükşehir Belediyeleri'nin çoğalmasına ihtiyacımız vardır.

Haydi bakalım o zaman, çelik gibi sağlam iradeler iş başına!

Güzel İzmir'imiz diğer, Büyükşehir'lerin yanında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çalışmaları bakımından oldukça şanslıdır.

Sayın Aziz Kocaoğlu başkanlığındaki İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaptıklarının gelecekte yapacaklarının teminatı olduğunu her fırsatta ortaya koymaktadır.

Rahmetli Ahmet Piriştina'nın ani ölümünden sonra, Aziz Başkan hiçbir hazırlığı olmadan Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yapılan seçimiyle ilk kez Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştur.

Başkanlık dönemi de son çıkan belediye yasaları sonucunda sorumluluk alanı 110 bin hektardan, 1 milyon 190 bin 600 hektara ulaşmıştır. Bir başka deyişle Büyükşehir sorumluk alanı 21 ilçeden bugün 30 ilçeye çıkmıştır.

Büyükşehir'in sorumluluğu on kat artsa da Başkan Kocaoğlu'nun insanı temel alan anlayışı nedeniyle bu iş yükü Aziz Başkan'ın motivasyonunu daha da arttırmıştır.

Belediyede evrensel ahlak kurallarını uygularken, Aziz Başkan'ın şahsında belediyeye yapılan sözde hukuk operasyonlarına rağmen yılmamış ve hizmetlerine devam etmiştir.

Çünkü Aziz Başkan'ın anahtar kelimesi; İzmir'İn Yaşam Kalitesi'ni yükseltmektir.

Aziz Başkan, Kır - Kent Kardeşliği'ne yönelik başlattığı kırsalda kalkınma projeleri tutmuştur.

Köylünün ürettiği sütü, zeytini, çiçeği alarak kırsala güçlü kaynak sağlamıştır. Özendirdiği Arıcılık vb. gibi projelerle İzmir'İn üreten köylüsü için büyük destek olmuştur.

Tire Süt Kooperatifi ile birlikte Türkiye'nin en önemli projesi olan SÜT KUZUSU projesini hayata geçirmiştir.

Bugün İzmir'de Büyükşehir'İn öncülüğünde üreticinin itibarı artmıştır. Köyden kente göç bu kentte en alt seviyelere inmiştir.

Günümüzde sıkça dile getirilen moda deyimiyle kentsel dönüşümde Aziz Başkan'In duruşu, oluşacak yeni rantın üstünde yıllardır emeği ve teri olan vatandaşın olmasını sağlamaktır. Bunun için ince elenip sık dokunmaktadır!

Gelecek nesillere sorumluluğunu farkı da olan Aziz Başkan, körfezi yüzülebilir kılmak için ciddi çaba sarf etmektedir.

Göreve geldiğinde 11 km'lik raylı sistemi 79 km'ye çıkarmıştır. İZBAN'ın yaşama geçirilmesinde en büyük pay Aziz Başkan'a aittir.

Aziz Başkan şimdi de, Karşıyaka'nın ardından, Fahrettin Altay ile Halkapınar'a uzanan tramvay hattı devreye sokmuştur.

Türkiye'de ilk elektrikli otobüs filosunu İzmir'de kuran Aziz Başkan'dır!

Yatırımcı belediyecilik örneği uygulayan Aziz Başkan, dünyada kendi alanın üçüncü olan dev bir kompleksi, Fuar İzmir'i yaşama geçirmiştir. Başta Güzel ilçemiz Gaziemir'in otelleri neredeyse 10 günde bir açılan ihtisas fuarları sayesinde günler öncesinden dolmaktadır. Fuar İzmir hizmet sektörü açısından İzmir'e ve Gaziemir'e büyük katma değerler yaratmıştır.

Artık Ankara, kafasını çevirip İzmir'e daha yakından ve samimi bakmalıdır.

Bu kentteki hoşgörüyü, toleransı ve empatiyi görmeleri gerekir. Başkenttekiler İzmir ve İzmirlilerden feyz almalıdır!

İzmir diğer büyükşehirler gibi hormonlu değil, organik ve sağlıklı büyüyen bir kenttir.

İzmir Aziz Kocaoğlu'na inanmış ve güvenmiştir.

Saygılarımla...